Uzman Mütalaası - Bilirkişi Raporu

Uzman mütalaası ve bilirkişilik hizmeti sözlükte yakın anlamlara gelmekle birlikte aralarındaki fark bu hizmetlerin dayanmış oldukları kanunlardan, hizmetin alınma şekil ve usulünden kaynaklanmaktadır. Bilirkişi devam eden dava/soruşturma sürecinde mahkeme/savcılık tarafından atanırken, uzman mütalaası dosya taraflarından birisinin özel olarak alabileceği bir hizmettir.

Tarafı olduğunuz davalarda haklılığınızı ispat edebilmek ve aleyhinize düzenlendiğini düşündüğünüz bilirkişi raporlarına karşı ya da lehinize olan bilirkişi raporlarının desteklemek için uzman mütalaasına başvurabilirsiniz. Uzman bilirkişilerin düzenlemiş oldukları uzman mütalaa raporları 6100 sayılı HMK’nın 293. Maddesi ve CMK’nun 67/6. Maddesiyle kanunun koruması altına alınmış ve mahkemelerde geçerli delil olan raporlardandır.

Uzman mütalaası raporu için mahkeme kararına ihtiyacınız yoktur. Dava taraflarından her ikisi de haklılığını ispat için uzman görüşüne başvurabilir ve uzman bilirkişi tarafından düzenlenecek raporla haklılığını ispat edebilir. Ayrıca Mahkeme tarafından atanan bilirkişiler dava konusu olayların sadece teknik boyutuyla ilgili görüş bildirirken, uzman bilirkişi raporları vakanın hukuki boyutuna yönelikte olabilir ve taraf beyanı olarak mahkemece dikkate alınması gerekir.

“Adli bilişim inceleme, Cep telefonu casus yazılım tespiti, Sosyal medya incelemesi, Bilgisayar adli bilişim incelemesi, Cep telefonu adli bilişim incelemesi, CD/DVD çözümü ve dökümü,  Görüntü video inceleme ve iyileştirme, Ses inceleme ve iyileştirme, HTS analiz raporu kayıtları ve baz istasyonu analizi, Veri kurtarma, Ransomware cryptolocker fidye virüsü incelemeleri, Cinsel istismar suçları hizmetlerinden 7/24 adli bilirkişi ve uzman bilirkişi olarak yararlanabilirsiniz.

Uzman mütalaaları dosyada bulunan delillerin bilirkişi raporlarına nazaran tarafların istekleri doğrultusunda detayla incelenmesi ve bu inceleme sonrasında delillerin teknik ve hukuki olarak değerlendirilmesini içerir. Bilirkişi raporlarında ise sadece teknik inceleme mümkündür. Hazırlanacak uzman mütalaasıyla delillerin mahkemede daha iyi anlaşılması ve varsa düzenlenen bilirkişi raporundaki eksikliklerin ortaya çıkması sağlanmaktadır.

Türk ceza uygulamasında uzman görüş/bilimsel mütalaa Ceza Muhakemesi Kanununda düzenlenmiş olup  m.67/6’ya göre; “Cumhuriyet savcısı, katılan, vekili, şüpheli veya sanık, müdafii veya kanuni temsilci, yargılama konusu olayla ilgili olarak veya bilirkişi raporunun hazırlanmasında değerlendirilmek üzere ya da bilirkişi raporu hakkında, uzmanından bilimsel mütalaa alabilirler…”.

CMK m.68/3’e göre; cumhuriyet savcısının, katılanın, vekilinin, şüphelinin veya sanığın, müdafiin veya kanuni temsilcinin talebi üzerine, soruşturma veya kovuşturma aşamasında bilimsel mütalaa hazırlayıp dosyaya sunan veya sunacak olan uzmanın duruşmada dinlenmesi mümkündür. Mahkeme bu talebi kabul etmese bile, uzmanı dinletmek isteyen taraf uzmanı hazır bulunduğu takdirde iddia ve savunma hakkının kısıtlanmaması ve uzmanın görüşünün duruşmada alınıp tutanağa geçirilmesi gerekir. Bunun için kanun koyucunun aradığı şart, yalnızca sözlü beyanda bulunması amacıyla taraflardan birisinin duruşmada uzman tanık dinletemeyeceği, dinletebilmesi için önceden veya duruşmada dinlenmesi sırasında uzman tanığın konu ile ilgili rapor hazırlamasıdır. Bu rapor, bilimsel mütalaa hazırlayan uzman tarafından ilgilisine vermeli ve davanın tarafı olan ilgili de bu raporu dava dosyasına sunmalıdır. Aksi halde, uzmanın duruşmada dinlenmesi mümkün değildir.

Uzmanın beyanı; davaya konu eyleme tanıklık yaptığı için değil, dava konusu veya dosyada bulunan bir delille ilgili görüşten ibarettir. Uzman görüşünün, bilirkişilik için CMK m.63/1’in ikinci cümlesinde öngörülen kısıtlılığa tabi olup olmadığı düşünülebilir. Burada geçen kısıtlama, taraflardan birisinin bilimsel mütalaa hazırlamakla görevlendirdiği uzmanı bağlamayacaktır. Esasında “taraf bilirkişisi” de denilebilecek uzman, bir anlamda görüş hazırladığı tarafa hukuki, özel, fenni veya teknik bilgi ve görüş vermek suretiyle yardımcı olmaktadır. Bu nedenle, CMK m.67/6’da “yargılama konusu olay ile ilgili olarak” ibaresine yer verilmiş ve uzmanın çalışma alanı geniş tutulmuştur. Soruşturmada ve kovuşturmada resmi sıfat taşımayan uzman; “taraf” veya “temsilci” olarak değilse de “tarafa yardım eden” sıfatıyla ve sahip olduğu bilgiler ışığında, soruşturma veya kovuşturmaya konu eylemle ilgili veya alınması muhtemel bilirkişi raporunun hazırlanmasında değerlendirmek üzere veya bilirkişi raporu hakkında bilimsel mütalaa hazırlayabilir. Uzmanın bu raporu sunacağı kişi, kendisinden görüş isteyen taraftır.